Aslında kurulan kadro büyük umutlarla kurulmuştu. Fenerbahçe sezona tamamen hazır bir şekilde girecekti. Ancak koç Igor Kokoškov’un Dallas Mavericks’ten teklif alması işleri değiştirdi. Igor’un Dallas Mavericks’e gitmesi sonrası taraftarların aklında tek bir isim vardı. Erdem Can. Yıllardır Obradovic gibi bir koçun yardımcılığını yapan Erdem Can için herkes doğru zamanın geldiğini düşünüyordu. Ancak beklenilen olmadı. Fenerbahçe Beko’nun yeni koçu Aleksandar Djordjevic oldu. Erdem Can ise daha fazla sabretmek yerine NBA yolunu tutarak Utah Jazz’de asistan koç olmayı tercih etti.
Sezona ise biraz şanssız başladı Fenerbahçe Beko. Kazanılan Kızılyıldız maçı sonrası OAKA deplasmanında amatörce hatalarla kaybedilen maç, tTakımın önünde uzun bir yol olduğunu herkese gösterdi. Real Madrid, Barcelona ve Olympiacos gibi contenderlara karşı son toplarda kaybedilen maçlar ise büyük üzüntü yaratsa da gösterilen mücadele gelecek adına umut verici olmuştu herkes için. Üstüne CSKA Moskova deplasmanından alınan galibiyet ise playoff hedefleri için psikolojik olarak büyük bir adımdı. Ancak son 2 maçta yaşanılan hayal kırıklıkları Fenerbahçe Beko’nun eksikliklerini gözler önüne serdi. Milano karşısında ilk periyotta 3 sayıda kalan Fenerbahçe Beko, maç sonunda ise rakip potaya 43 sayı atabildi. Bayern Münih deplasmanından ise 71-63’lük mağlubiyetle geri döndü Fenerbahçe Beko.
Evet Fenerbahçe Beko yeni bir takım. Oyuncuların alışma süreci olarak geçen haftalarda mağlubiyetler, kazalar olabilir. Ancak playoff veya daha ilerisini hedefleyen bir takımın mental olarak bu kadar kötü mağlubiyetler almaması gerekiyor. 10 haftada alınan 3 galibiyet maalesef hedeflerle örtüşmüş değil.. Achille Polonara’nın az süre alması akıl alır gibi değil. Marial Shayok’un şu ana kadar koyduğu performans Euroleague seviyesinde oyuncu performansı değil. Pierre Henry ise Euroleague’de sokak basketbolu oynamakta ısrarlı. Kahraman olmaya yönelik tercihler, zorlama şutlar kendisinin bu seviyelerde yeterli olmayacağını gösteriyor. Nando De Colo ise sezonda pek bekleneni veremedi. Yaşının da bunda etkisi çok büyük. Yapılacak bir guard takviyesi hem De Colo’yu rahatlatacaktır, hem de Fenerbahçe Beko’nun büyük bir eksiğini kapatmış olacaktır.
Performans demişken Jan Vesely’e ayrı bir parantez açmamak olmaz. Yıllardır bu seviyede inanılmaz performans ortaya koyuyor. Hala da takımın lideri ve ateşleyicisi olmaya devam ediyor. Eğer bu takım hedeflerini gerçekleştirecekse kendisinin hem sahada hem de mental olarak verdiği gücün büyük katkısı olacaktır.
Son ve asıl konumuza gelelim. Koç Aleksandar Djordjevic kendisinin yeterliliği ve tercihlerinin sorgulanması gerekiyor. Kendisi yılllardır beğendiğim bir koç değil. Fenerbahçe Beko, kendisini takımın başına getirdiğinde hatalı bir tercih olarak görmüştüm. Üstüne verilen 3 yıllık sözleşme ise tamamen yönetim hatası. Kurulan kadro kendisinin kurduğu kadro olmayabilir. Ancak tercihleri, oyuncuların oynadığı süreler pek doğru değil gibi görünüyor. Polonara gibi verimli bir oyuncunun aldığı süre neden az hala anlamış değilim. Umuyoruz ki Aleksandar Djordjevic beni ve taraftarları yanıltır sezonun geri kalanında Fenerbahçe Beko’yu hedeflerine taşır. Anadolu Efes toparlandı, Fenerbahçe Beko neden toparlanmasın? İkisini de playofflarda izlemek dileğiyle..
