Yaz ayından bu yana uzak olduğumuz NBA’in başlamasının üzerinden bir hafta geçti. Biz de bu yazımızda bir haftada yaşanan gelişmeleri, Tyler Herro ve Stephen Curry’nin dikkat çeken performanslarını, James Harden’ın silik performansını ile beraber Brooklyn Nets’in durumunu ve Lakers’ın gidişatını değerlendireceğiz.
Homeboy Tyler
Muhteşem geçen bubble sezonu ardından hayal kırıklıklarıyla dolu bir sezon geçiren Tyler Herro, geçtiğimiz sezonu şöyle açıklamıştı
Tyler Herro: “Geçen yıl gösterdiğim kötü performans, tamamen mental sağlığımla alakalıydı. Her gün işe gelip çalışmaktan yeterince keyif almadım.”
Bu yaz ise her şey daha farklıydı. Zaman zaman düşen videolarında kas kütlesi eklediği görülen Tyler Herro, yoğun gelen eleştirilere hırsla çalışmalara başlamıştı. Preseason’da oldukça etkili performans gösteren Herro’nun bu performansını normal sezona taşıyacağı merak konusu. Ancak dört maçlık periyotta Herro bunu başarmış durumda.
Oynanan karşılaşmaların birinde 28 şut kullanıp 0 asist yapmasıyla “bencil” yorumları alan Herro, buna içerlenip bir sonraki maç 9 asist yaptı. Savunması fiziğinden ötürü zayıf ancak kendisinin hücumun her yerinde olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Şimdiden MIP ve yılın 6.adamı adaylarından olan Tyler Herro, bu performansını sürdürürse Miami Heat’in contender hedeflerindeki en önemli parçalardan olacaktır.
Chef Curry
Bu adamla ilgili ne söylesek az. Estetikliği ve attığı şutlarla izlemesi en zevkli adamlardan. Bu yıla da bambaşka oynayarak başladı.
Curry’nin Lakers maçında tutuk olmasına rağmen Warriors bu maçta galip ayrıldı. Steph de bu maçlar sonrası devreye girdi. Kötü performansının acısını başka Los Angeles takımı olan Clippers’a 45 sayı atarak çıkaran Curry, bu takımın hala üst sıraları hedefleyeceğini göstermek istiyor. OKC ve Kings’i de yenen Warriors, en iyi 75 oyuncu aramasına giremediği için öfkeli olan Klay’ın dönmesiyle tekrar ön sıralar için aday olacaktır. Zaten chef de bunu istiyor…
Where Brooklyn At
Sezona Kyrie draması ile başlayan Brooklyn Nets, dört maçlık süreçte Durant’ın omuzlarında ilerliyor. Rotasyonda çeşitli eksikleri de olan Nets’te, Harden’ın sezona silik ve etkisiz başlaması taraftarları tedirgin etmiş diyebiliriz. Bazıları bu performansı yenilenen faul kuralına bağlıyor. Harden ilk dört maç sonrası toplam 12 serbest atış kullandı.
Ancak “biraz“ alemci olan James Harden’ın sezona böyle girmesi bizleri şaşırtmıyor. Önümüzdeki haftalar eski performansına dönecektir. Şayet takım koçu Steve Nash de aynı şeyi düşünüyor.
Steve Nash: “James Harden, en iyi form durumunda olmasa bile hala muhteşem bir oyuncu. Birkaç hafta içerisinde yine bildiğimiz James Harden olacaktır.”
Ben bu durumun böyle devam edebileceğini düşünmüyorum. Geçen sezon sakatlık problemleriyle şampiyonluğu kaybeden Nets’in tüm sezonu bırakın, yarım sezon Durant’in omuzlarında ilerlemesi zor görünüyor. Irving döner mi, aşısını vurdurur mu bilemeyiz ancak Beardsanity’nin bir an önce kendisine gelmesi şart.
Muamma dolu başlangıç
Dizilerde veya programlarda en çok reyting yapan şey sona bırakılır. Amerika basını ve tüm NBA severler için merak konusu Los Angeles Lakers. Kurulan kadrodan beklentiler büyük. Lebron’un bulunduğu her takımdan beklenti çok büyük olur elbette. Ancak bu takımın kağıt üzerinde olduğu kadar iyi olmadığını her NBA sever biliyordu. Şayet preseason’da gösterilen uyumsuz performans, ligde oynanan ve kaybedilen ilk iki maç bunu kanıtlar gibi oldu. Son oynanan iki maçı kişisel performanslarla kazanan Lakers’ın hala takım olamadığı gözüküyor. Ancak yeni kurulan Lebron takımlarına baktığımızda böyle başlangıçları görmüştük. Miami ve Cavs dönemlerinde bunları yaşadık. Sonrası şampiyonlukla bitmişti. O yüzden Lakers henüz panik butonuna basmamış durumda. Eğer bu uyumsuzluk ve kötü performans devam ederse, yine Lebron James takımlarında bol gördüğümüz şey olan Şubat takaslarını bol bol izleriz.
Bunların yanında Dwight Howard – Anthony Davis kavgası ve yaşanan sakatlıklar ilerisi hakkında düşündürüyor. Davis’in diz sakatlığı, Lebron’un geçen sene sakatlık yaşadığı bileğinde tekrar sakatlık hissetmesi takımın geleceği adına tek bir şey düşündürüyor. Muamma.